
Ayak tabanındaki kavis yapısının azalması ya da tamamen kaybolması durumudur. Ayak yere tamamen temas eder. Düz tabanlık, genetik nedenler, yanlış ayakkabı kullanımı veya travmalar sonucu oluşabilir. Yorgunluk, ağrı ve dengesizlik hissi görülebilir. Çocuklukta fark edilip tedavi edilmezse ilerleyen yaşlarda sorun yaratabilir. Ortopedik desteklerle kontrol altına alınabilir.
Düz Tabanlık Belirtileri Nelerdir?
Ayak tabanındaki doğal kavis kaybolur veya tamamen düzleşir. Bu durum ayakta dururken veya yürürken tabanın zemine tamamen temas etmesine neden olur. Ayaktaki yay desteği olmadığından vücut ağırlığı dengeli dağılmaz. Düz taban kişilerde özellikle ayak tabanında, topukta ya da ayak bileği çevresinde ağrı hissedilir. Bu ağrı, yürüyüş veya uzun süre ayakta durma ile artar çünkü destekleyici kavis olmadığı için kaslar ve bağlar daha fazla zorlanır.
Ayaktaki bozukluk zamanla bacak ve diz hizalanmasını da etkiler. Bu durum kaslarda dengesiz yüklenmeye neden olur ve bacak ya da dizlerde ağrıya yol açabilir. Özellikle merdiven inip çıkarken rahatsızlık hissedilir. Düz taban kişiler genellikle uzun süre ayakta kaldıklarında ya da yürüdüklerinde çabuk yorulduklarını fark eder. Ayaklar, vücut ağırlığını desteklemede yetersiz kaldığı için bu yorgunluk daha belirgin hale gelir.
Düz tabanlık, ayak basış dengesini bozduğu için ayakkabıların özellikle iç tarafı daha çabuk aşınır. Bu durum, basış bozukluğunun dışarıdan fark edilen önemli bir göstergesidir. Destek yapısının zayıf olması nedeniyle ayak bileği çevresinde şişlik görülebilir. Ayrıca düz tabanlık, dengeyi etkilediğinden dolayı bilek burkulmaları sık yaşanabilir. Vücut duruşunu doğrudan etkileyebilir. Omurga hizası bozulabilir ve yürüyüş şekli değişebilir. Bu durum, zamanla sırt ve bel ağrılarına da neden olabilir.
Düz Tabanlık Neden Olur?
Aile bireylerinde olan kişilerde bu durum daha sık görülür. Ayak yapısının genetik olarak yassı tabanlı olması, çocukluk çağından itibaren belirgin hale gelebilir. Ayak kavisini destekleyen kaslar ve bağlar zayıflarsa ayak iç kısmı çökebilir. Bu durum doğuştan olabileceği gibi yaşla ya da travmalarla da gelişebilir. Vücut ağırlığı arttıkça ayaklara binen yük de artar. Bu yük, ayak kavisinin zamanla çökmesine ve düz tabanlık gelişmesine neden olabilir. Ayağı yeterince desteklemeyen, düz taban ya da aşırı yumuşak ayakkabılar uzun süre kullanıldığında ayak kavisi zarar görebilir. Özellikle çocuklukta yanlış ayakkabı tercihi bu durumu tetikleyebilir.
Ayakta meydana gelen kırıklar, bağ kopmaları ve ciddi burkulmalar sonrasında ayak yapısı bozulabilir. Bu durum da yol açabilir. İlerleyen yaşla birlikte ayak kavisini destekleyen bağlar gevşer, elastikiyetini kaybeder. Bu da sonradan gelişen soruna sebep olabilir. Kasları kontrol eden sinirlerde meydana gelen hasarlar, kas zayıflığına yol açar. Kaslar işlevini tam yapamazsa ayak yapısı çöker ve bu durum ortaya çıkabilir. Romatoid artrit gibi iltihaplı eklem hastalıkları ayak kemiklerini ve yumuşak dokularını etkileyerek deformasyonlara neden olur. Bu da düz tabanlık gelişimini tetikleyebilir.
Düz Tabanlık Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
En yaygın tedavi yöntemlerinden biri özel ortopedik tabanlık kullanmaktır. Bu tabanlıklar ayağın kavisini destekleyerek basıncı dengeler, ağrıyı azaltır ve yürüme şeklini düzeltir. Hazır alınanlar yerine kişiye özel yapılan tabanlıklar daha etkili sonuçlar verir. Ayağın iç kavisini güçlendiren özel egzersizler düz tabanlık etkilerini hafifletir. Ayak bileği, baldır ve ayak kaslarını hedef alan germe ve güçlendirme hareketleri sayesinde yürüyüş dengesi artar ve ağrılar azalır.
Fizik tedavi uzmanı gözetiminde düzenli olarak yapılması önerilir. Düz taban bireylerin destekleyici, sert tabanlı ve iç kavis desteği olan ayakkabılar tercih etmesi gerekir. Yumuşak ve iç desteği olmayan ayakkabılar ağrıyı artırabilir. Spor ayakkabılarda özellikle düz tabanlara uygun olan modeller seçilmelidir. Vücut ağırlığı, ayaklara binen baskıyı artırır.
Fazla kilo şikâyetleri daha da kötüleştirebilir. Dengeli beslenme ve düzenli egzersiz ile ideal kiloda kalmak, düz tabanlıkla ilişkili ağrıların azalmasına yardımcı olur. Bu duruma bağlı olarak ayakta ağrı ve iltihaplanma oluşabilir. Doktor önerisiyle ağrı kesiciler kullanılabilir. Ayrıca, gün sonunda ayağa buz uygulamak ödemi ve ağrıyı hafifletir. Bu, özellikle yoğun günlerde rahatlatıcı bir yöntemdir. Ayak kaslarına yapılan düzenli masaj, dolaşımı artırarak kas spazmlarını ve ağrıyı azaltabilir.
Manuel terapi ise fizyoterapistler tarafından yapılan özel uygulamalarla ayağın duruşunu ve hareketliliğini iyileştirmeye yardımcı olur. Eğer diğer tedavi yöntemleri işe yaramazsa ve düz tabanlık şiddetli ağrı ya da yürüyüş bozukluğu yaratıyorsa cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi ile ayağın anatomisi yeniden şekillendirilir ve iç kavisin yapısı düzeltilir. Bu yöntem genellikle son çare olarak düşünülür. Çocuklarda genellikle geçicidir ve zamanla kendiliğinden düzelebilir. Ancak düzenli doktor takibi önemlidir. Gerektiğinde çocuklara özel tabanlık ya da hafif egzersizlerle durum kontrol altına alınabilir.